P&G, yönetişim, topluma katkı, çevresel sürdürülebilirlik, çeşitlilik & dahil etme ve cinsiyet eşitliği konularındaki çalışmalarını Türkiye’de yayınladığı ilk Kurumsal Vatandaşlık Raporunda özetledi.
Pantene, Gillette, Orkid, Prima, Ariel, Fairy gibi lider markaların üreticisi Procter and Gamble (P&G), Türkiye’deki ilk Kurumsal Vatandaşlık Raporunu “Goodvertising” kitabının yazarı Thomas Kolster’ın katıldığı özel toplantıda açıkladı. P&G Türkiye ve Kafkasya Yönetim Kurulu Başkanı Tankut Turnaoğlu, “Bu yıl ilkini yayınladığımız Kurumsal Vatandaşlık Raporu ile sektörümüze liderlik etmeyi sürdürürken; en yenilikçi ürünlerimizi üretmek üzere yaptığımız yatırımlar, topluma katkı projelerimiz, çeşitlilik ve cinsiyet eşitliği gibi alanlarda hayata geçirdiğimiz projelerle dünyada olduğu gibi Türkiye’de de ekonomik, sosyal ve çevresel sürdürülebilirliğe önemli bir destek sunuyoruz. Son iki yılda topluma katkı projelerimizle Türkiye’de 5 milyon kişinin yaşamına dokunduk. Üretim tesislerimizde bertaraf edilen atık miktarını yüzde 88, enerji kullanımını yüzde 19 ve sera gazı salınımını ise yüzde 29 azaltmayı başardık. Türkiye’de 30’uncu yılımızı bu yıla ayrıca enerji tüketimimizi yüzde 40, karbon izimizi yüzde 30 azalttığımız yeni ofisimizle karşıladık. Geçtiğimiz 30 yılda olduğu gibi gelecek yıllarda da herkes için daha iyisini sunmaya devam edeceğiz ” dedi.
İyi bir kurumsal vatandaş olmanın şirketlerin sürdürülebilirliği açısından da artık bir zorunluluk haline geldiğini belirten Turnaoğlu, “Geleceğin ekonomisinde büyük etki yaratması beklenen Y kuşağından tüketicilerin yüzde 73’ü sürdürülebilir ürünlere daha fazla para ödemeye razı iken, 10 Y kuşağı tüketicisinden 9’u markasını, bir meselesi olan başka bir marka ile değiştirebileceğini söylüyor. Yüzde 81’i şirketlerin iyi bir kurumsal vatandaş olmak için çalışmasını bekliyor. Bu da bizim gibi şirketler için önemli bir gösterge” diye konuştu.
“ŞİRKETLER TOPLUMSAL SORUNLARA ARTIK KAYITSIZ KALAMAZ”
Şirketlerin ticari kaygılarla hareket etme güdüsünden uzaklaşarak topluma gerçek değer katma düşüncesiyle çalışmasının artık bir zorluluk haline geldiğini söyleyen Goodvertising Kitabı Yazarı Thomas Kolster, “Dünyadaki şehir nüfusuna her hafta 1,5 milyon kişi ekleniyor. 2030 yılına doğru tüm dünyadaki yiyecek talebi yüzde 35, su talebi yüzde 40 ve enerji talebi yüzde 50 oranında artacak. Bu şirketlerin işleyişini ve sundukları ürünleri de etkileyecek. Şirketler bu değişimle birlikte gelen toplumsal sorunlara artık kayıtsız kalamaz” dedi.
Önümüzdeki dönemi etkileyecek en büyük 5 trendin iklim değişikliği, kentleşme, ekonomik değişim, demografik dönüşüm ve dijitalleşme olacağını belirten “P&G gibi şirketler hayata geçirdikleri yenilikçi ürünleri, farkındalık projeleri ve sürdürülebilirlik çalışmalarıyla toplumların yaşanan dönüşümün beraberinde getirdiği bazı sorunlarla baş edebilmelerine önemli destek sunabilir” açıklamasında bulundu.
TOPLUMA KATKI PROJELERİYLE 5 MİLYON İNSANIN YAŞAMINA DOKUNDU
Olimpik Anneler gibi sporu desteklediği projelerle sağlıklı ve özgüveni yüksek nesillerin yetişmesine destek olan P&G, ayrıca hayata geçirdiği sağlık, hijyen ve bağış projeleriyle de topluma katkı sunmak için çalıştı. Türk Kızılayı ile yaptığı işbirliğiyle son 2 yılda 1 milyon hijyen ve bakım ürünün ihtiyaç sahipleri ve mültecilere ulaştırılmasını sağlayan P&G Türkiye, kurum tarafından 2 altın madalya ile ödüllendirildi. Ayrıca İpana ve Prima markalarının Mobil Klinikleri ile tüm Türkiye’yi dolaşarak çocuk sağlığı ve hijyen konularında bilinçlendirme çalışmaları yürüttü. P&G Türkiye, ayrıca bu yıl, 2004 yılında ihtiyaç bölgelerinde dağıtılmak üzere P&G Global’in başlattığı “Çocuklar İçin Güvenli İçme Suyu- Safe Drinking Water for Children” programını Metro Marketleri işbirliğiyle bu yıl ilk kez Türkiye’ye taşıdı.
YENİ OFİS İLE YÜZDE 40 ENERJİ TASARRUFU
P&G, sürdürülebilirlik vizyonu çerçevesinde verimliliği artırmak ve çevresel sürdürülebilirliğe önemli bir katkı sunmak için Türkiye’de yeni ofisine taşındı. Yeşil Bina kapsamındaki yeni ofisinde sulama işleri için yağmur suyunun toplanması ve depolanması sağlanırken, ofis içinde yüzde 40 enerji tasarrufu sağlayan LED lambalar kullanılıyor. Ofisin mimari yapısı ise güneş ışığından yüzde 90 faydalanılmasını sağlayan bir tasarımda tercih edildi. Benzer firmalara göre yüzde 30 daha fazla temiz hava girişi sağlanan ofiste daha konforlu ve sağlıklı bir yaşam alanı sunuluyor. Kullanılan bilgisayarlı “akıllı bina yönetimi” sistemi sayesinde doğru ölçümler yapılabiliyor. Yakın takip ve kolay tanılama imkanı elde ediliyor. Böylece en kısa sürede harekete geçebiliyor ve tasarruf ediliyor. Personel servislerinin güzergahında sağlanan iyileştirmeler ile karbon ayak izi düşürülürken, çalışma saatleri yeniden düzenleyerek enerji tüketiminde yüzde 30 tasarruf sağlandı.
KADINLARI 30 YILDIR DESTEKLİYOR
Orkid Özgüven ve Ergenlik Araştırması’na göre 16-24 yaş aralığındaki genç kızların yüzde 86’sı başarısız olmaktan çok korkuyor ve 10 kız çocuğundan 6’sı başarısız olduktan sonra vazgeçmek istiyor. Dünyada olduğu gibi Türkiye’de de kız çocuklarının ve kadınların özgüvenlerini artırmaya ve cinsiyet eşitliğini sağlamaya yönelik projeler hayata geçiren P&G, “Çocuk da yaparım kariyer de” ve #KızGibi iletişim çalışmalarıyla toplumsal farkındalığa katkı sundu. Bu yıl ise 8 Mart Dünya Kadınlar Gününde “Kadın Olmak GÜÇ’tür!” diyerek Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı’na (KEDV) sunduğu destekle kadınların ekonomik özgürlüğüne kavuşmalarını desteklemeyi sürdürdü. Çalışanlarının yüzde 55’i, yönetim kurulunun ise yüzde 33’ü kadınlardan oluşan P&G Türkiye, Geleceğin Kadın Liderleri ve Kadınlara Özel Girişimcilik programları ile kadınları iş dünyasında da destekliyor.